Regaib, Mi‘rac, Berat ve Kadir geceleri ile üç aylar; bütün bir ay süren oruç ve teravih ibadetleriyle hususan ramazan ayı İslâm dünyasında her sene mânevî bir iklimin hüküm sürdüğü bir dönemdir. Hicrî takvimin sırasıyla yedinci, sekizinci ve dokuzuncu ayları olan receb, şâban ve ramazan bütün İslâm tarihi boyunca müslümanlar tarafından büyük bir coşkuyla karşılanmıştır.
Hz. Peygamber’in Mescid-i Harâm’dan Mescid-i Aksâ’ya, oradan da göğe yaptığı yolculuğu ve Allah katına çıkışını ifade eden mi‘rac, receb ayının yirmi yedinci gecesi müslümanlar tarafından kutlanır. Mi‘rac hadisesinden Kur’ân-ı Kerîm’in İsrâ ve Necm sûrelerinde bahsedilmekte, ayrıca pek çok hadîs-i şerifte bu özel yolculuk hakkında bilgi verilmektedir. Resûl-i Ekrem’in bugüne ulaştığı kabul edilen ayak izlerinden (kadem-i şerif) bir tanesinin, mi‘racın başladığı nokta olan ve üzerinde daha sonra Kubbetü’s-sahre’nin inşa edildiği kaya üstünde bulunduğuna dair bazı rivayetler vardır.